A1 Capital'in raporunda, doların, bu sabah sert kayıplarını telafi etmekte zorlandığı ve yatırımcıların, hükümetin yeniden açılmasının ardından açıklanacak, gelecek haftadan itibaren ABD'den çok sayıda ekonomik veri alınacağı ve bunun oldukça kötü olacağını düşünürken, piyasaların da şu anda yaklaşan kötü ABD ekonomik verilerine hazırlandığı aktarıldı. Raporda ayrıca şu bilgilere yer verildi:
"Normalde Fed'in zayıflayan ekonomiyi desteklemek için daha agresif bir faiz indirimi uygulayacağı beklentilerini artırırken, yaklaşan düzensiz veri yayınlarının Fed fon vadeli işlemlerinin neden ters yönde hareket ettiğini açıklayabiliyor. Sisli havada daha yavaş araç kullanırsınız. Ekonomide neler olup bittiğini bilmediğinizde belki de kesintilerinizi yavaşlatırsınız. Asya borsaları da Fed yetkililerinin şahin açıklamalarının gelecek ay ABD'de faiz indirimi umutlarını söndürmesiyle küresel satış dalgasına katılarak bu sabah düştü. Veri takviminin hâlâ karışık olması da endişeleri artırdı.
MSCI'ın Japonya dışındaki Asya hisselerine ilişkin en geniş ölçütü Wall Street hisseleri dört günlük yükseliş serisini bir gecede sonlandırarak son bir ayın en büyük günlük düşüşünü yaşadıktan sonra yüzde 1,1 düştü. Japonya'nın Nikkei yüzde 1,5 ve Avustralya'nın kaynak ağırlıklı hisseleri yüzde 1,4 ve de Güney Kore yüzde 2,8'e kadar düştü. Çin hisseleri Ekim ayında sanayi üretimi ve perakende satışlarının yavaşladığını ve tahminlerinin altında kaldığını ve hisse senedi piyasalarındaki kısa süreli yükselişin sona erdiğini gösteren aylık faaliyet rakamlarının açıklanmasının ardından yüzde 0,7 geriledi.
ABD Hazine tahvilleri, yatırımcıların Fed'in Aralık ayında faiz indirimine gideceği yönündeki beklentilerini bir gün önceki yüzde 63'ten yüzde 51'e düşürmesiyle geriledi.
Yatırımcılar Aralık ayında 25 baz puanlık bir faiz indirimi olasılığını yüzde 50'den az görse de, Ocak ayında böyle bir hareketin gerçekleşme olasılığı neredeyse tam olarak belirlenmiş durumda. 2026 yılına ilişkin faiz beklentileri de neredeyse hiç değişmedi.
Ekimde yıllık yüzde 0,5 azaldı. Aylık da ise 164k ile satışlar artmaya devam ediyor ki yılın en iyi satışının yapıldığı ay oldu ve Pandemi dönemi satışı geçildi. Tek azalış gösterense, vatandaşlık sınır eşiğinin artırılmasının da etkisiyle, yabancılara yapılan satış oldu. Yabancılara satılan konut sayısı 2 bin adet ve Yabancıların konut alımları yıllık bazda yüzde 0,8 geriledi. Dokuz aylık karşılaştırma yaparsak yüzde 16,2’lik artış var ve 1.2 milyon adete ulaşıldı. yüzde 11’lik ipotekli satış oranı yüzde 14’lere çıktı.
İlk satışları ise 2020’dan bu yana yüzde 31 patikasında kalmaya devam ediyor. yüzde 31’lik ilk satışlara göre yüzde 11-14 ipotekli satışlar konut geliştiricilerinin kendini finanse etmesi gerektiğine işaret. Arz tarafında bir eksiklik var ama geliştirici tarafı da mevcut durumdan pek memnun değil. Bunu şöyle açıklayalım; Krediyle ilk konutunu almaya kalksan bunun anca yüzde 11’ini kredi alabiliyorsun. Bu çok düşük oran ve geliştiricinin kendi finansmanında kendi modelini yaratması gerekiyor. Bunun içinde ya vadelendirme yapacak ya da kendi fonlayacak.
2020-2022 arasında konut ve arsa fiyatlarındaki inanılmaz yükselişle 1/3 arsa payı ½ seviyelerine çıktı ve konut fiyatları hızlı bir şekilde arttı sonraki iki yılda da kira fiyatlarında hızlı yükseliş gördük sonuç olarak 2026’da bir dengelenme görebiliriz.
Çinde de yeni konut fiyatları, geçen yılın ekim ayından bu yana en sert düşüşünü kaydederek aylık bazda yüzde 0,5 düştü. Eylül ayındaki yüzde 0,4'lük düşüş ise bu yılın ekim ayından bu yana en sert düşüş oldu. Özellikle geleneksel olarak satışların zirve yaptığı Eylül ve Ekim aylarında konut fiyatlarında yaşanan düşüşler, Pekin'in büyümedeki olumsuzluklara rağmen sektörün toparlanmasına yardımcı olmaya çalışırken karşılaştığı zorlukları gözler önüne seriyor.
Sektör, 2021 yılındaki piyasa çalkantılarından bu yana durgun satışlar ve likidite kısıtlamalarıyla mücadele ediyor. Bu durum, krizden etkilenen emlak sektöründeki talebin zayıflığını vurgularken, daha fazla politika desteğine ihtiyaç duyulduğunu da ortaya koydu.
Ukrayna'nın, Rusya'nın Karadeniz'deki önemli ihracat merkezlerinden Novorossiysk limanındaki bir petrol deposuna düzenlediği insansız hava aracı saldırısının ardından ki bu limanın Rusya'nın ikinci büyük petrol ihracat merkezi olması ve iki hafta önce Tuapse'ye düzenlenen büyük saldırının hemen ardından gelmesi nedeniyle petrol arz akışında aksamalara ilişkin yeni korkulara neden olunca petrol fiyatları yaklaşık yüzde 2 arttı. Brent ham petrol vadeli işlemleri yüzde 1,97 artışla varil başına 64,25 dolara yükselirken, ABD Batı Teksas petrolü yüzde 2,13 artışla varil başına 59,94 dolara çıktı.
Altın fiyatları hafif bir yükseliş kaydetti ve zayıflayan doların desteğiyle haftalık yükselişe geçmeye hazırlandı. Ancak ABD Merkez Bankası (Fed) yetkililerinin Aralık ayında faiz indirimi umutlarını söndüren şahin açıklamaları, kazanımları kontrol altında tuttu. Spot altın, ons başına yüzde 0,4 artışla 4.188 dolara yükseldi. ABD'de Aralık vadeli altın vadeli işlemleri ons başına 4.191 dolarda sabit kaldı. Diğer yandan spot gümüş yüzde 1,2 artışla ons başına 52,95 dolara çıktı ve yüzde 9,6 artışla Eylül 2024'ten bu yana en iyi haftasına doğru ilerliyor."
Hibya Haber Ajansı